26 Aralık 2013 Perşembe

06:59 0

Haziranın sonunda akşam üstü, vücudumdaki biber gazının gitmesiyle beni üzüntü tutunca aklıma şöyle bir şey geldi: Tencere sesleri eşliğinde biber gazını sıktım plastik bardağa, üstüne de su. Kodak 200 asa 35mm filmi de içine attım mı geriye sadece sonuçları görmek kaldı. Yani en heyecanlı kısmı.









Gelelim kuru fasulyenin faydalarına diye başlayacağıma inanıyorsanız yanıldınız; zira kuru fasulye gaz yapar çok da iyi değildir. Size biber gazının faydalarını anlatacağım. Köşede bir yerde, geceleri tek başıma evime dönerken işime yarar diye almış olduğum biber gazı vardı. Kaşındım bir gün. Kışkırttı beni tomalar. Heyecan yaptım. Nasılsa direnirken aldım alacağım biber gazını vücuduma. Bir şey olmaz bana alıştım dedim. Pencere kenarına geçtim, biber gazını plastik bardağa sıktıkça sıktım. Hiç sakınmadım bolca olsun dedim. Üzerine de su ekledim. Tabii bu süreç çok hızlı ilerlemekte. Hemen filmi attım içine. Tahminimden çok etkilendim. Maskemi de taktım ama çoktan ben de yemiştim gazı. Filmi 2 ya da 3 dk bekletmişimdir içinde. O an ne bulduysam (canım beyaz tişörtüm!) kuruladım. Ve onu kendi haline bıraktım. Bir süre sonra da buzdolabına koydum.













O gece nerede yattığıma gelecek olursak: Başka odada! Bu filmi de arkadaşımla gittiğimiz İğneada tatilinde kullanmak varmış. Ben sonuçları beğendim. Tekrar denemek için de bir köşeye sakladım biber gazımı.
İyi gazlamalar!




0 yorum